Now you can Subscribe using RSS

Bildirimleri kaçırmamak için:

3 Şubat 2019 Pazar

SABAHATTİN ALİ HAFTASI#KUYUCAKLI YUSUF

Aysun Dereköy

Geçmişten günümüze Sabahattin Ali'nin kalemiyle gelen lirik bir aşk hikayesi.
Dilinin sadeliği,kişilerin o döneme özgü sıradan hayatlarıve olayların öngörülebilir olması bizi bu kitaptan uzaklaştırmıyor.Aksine daha da yakınlaştırıyor.Günümüz şartlarında herşey bu kadar materyalistken,buradaki saf ve gerçek sevgi belki de bizi çekiyor. Ya da zaman ne kadar değişirse değişsin,değişmeyen güç dengelerine olan hayretimiz mi..Belki de içinde sıradan bir hayatı anlatır gibi işlediği başkaldırının inceliğine kapılıyoruz.Hangi sebeple olursa olsun mutlaka okumak isteyeceğiniz bir kitap olduğunu düşünüyorum.

Sabahattin Ali'nin 1937'de yazdığı bu roman Edremit-Ayvalık civarında geçen bir aile dramıdır aslında.Yazarın ilk romanı olma özelliğini de taşır.
Romanın geçtiği dönemler 1900-1914 yılları arasındaki savaş öncesi Anadolu taşrasıdır.
Aydın-Kuyucak'da ailesi eşkiya tarafından öldürülen Yusuf,kaymakam Salahattin bey tarafından evlatlık edinilerek Edremit'e getirilir.Kızıyla aynı eşitlikte muamele etse de Yusuf,evlatlık olduğunu asla unutmaz.
Yusuf karakteri,içinde özgürlük duygusunu hep taşıyan ama evlatlık olmanın verdiği eziklikle hep tutukluk yaşayan ve sürekli başkalarının gücünü üzerinde hisseden bir gençtir.
Kaymakam Sabahattin bey ise dönemin mevki sahibi memurlarından biraz farklıdır.Çıkarları uğruna hareket etmek yerine sessiz kalmayı ve silik yaşamayı tercih etmiştir.Romanın bir bölümünde Yusuf'a nasihat ederken net bir şekilde hissediyoruz bunu:
"Hayattan fazla şeyler bekleme.Dünyada felaketin içinden enaz zararla kurtulmanın yolu haayata uymak,muhite uymak,hiç sivrilmemektir.Hayatı olduğu gibi kabul etmek gerekir.Kendini halinden şikayet etmeye alıştırma."
Kaymakam'ın kızı Muazzez,dönemin  bastırılmış,toplum kuralları dışına çıkamayan ve ilk gördüğü erkeğe bağlanan bir genç kız gibi görünse de olayların gidişatı hayatını oldukça değiştiriyor.
Dönemin Anadolu taşrasında şartlar günümüz dünyasından pek de farklı değil aslında.Para kimdeyse hüküm verme hakkı ona ait.İsyan etmek için koşul yoktu belki ama isyan ettikten sonra hayatın zorluklarına dayanamadığın için yine yok oluyordun.
Taşra hayatı,çıkar ilişkileri,güç dengeleri,lirik bir aşk hikayesinin etrafına oya gibi işlenerek sunulmuş bu romanda.Gelin bir de siz okuyun ve düşüncelerinizi bana aktarın.
Yeni kitaplarda buluşmak dileğiyle...

Aysun Dereköy / İÇERİK ÜRETİCİSİ &

Yorumlarınız benim için çok önemli.Bana önerilerinizi ve yorumlarınızı bırakmayı unutmayın :)

0 yorum:

Yorum Gönder

Coprights @ 2016, Blogger Templates Designed By Templateism | Templatelib